23 Kasım 2009 Pazartesi

Güneşin batarken yüzünü doğaya gösterdiği o kızıllığı özlemişim, bugün daha bi farkına vardım bunun. Masmavi gökyüzünün ateş kızılıyla buluşması kadar huzur verici bi an yok sanırım. O bembeyaz bulutların kızıllığa inat, saf ve temiz hallerini sürdürmeleri kadar da asilik görmemişizdir belki de bir çoğumuz…


Yeşillik içinde bi tepede güneşi batırırken, denizleri ve okyanusları kıskandıran mavilikteki o pırıl pırıl gökyüzünden önce yağmur taneleri düştü, son ağustos sıcaklarına inat, toprakla buluşmak için can atan yaz yağmuru, sen nasıl bi şeysin öyle ? Yaz yağmurunu hissetmek, onun içinde adeta kaybolmak gibisi yok, hele ki yağmur hastasıysanız. Saçlarınıza, yüzünüze, ellerize değen o ılık yağmur damlalarıyla buluşmak sonsuz keyif verici… Yağmurun dinmesiyle oluşan, rengarenk gökkuşağı ise, yağmurun dinmesi yüzünden yüzünüzde oluşan burukluğu tamir etmekte usta. Doğanın rengi yeşil; sonsuzluğun rengi mavi; güneşin rengi sarı; güneşin doğuşu ve batışını simgeleyen turuncu; ateşin, aşkın, tutkunun ve hırsın rengi kırmızı ve kimi insanın iç dünyasını güçlü bi şekilde temsil eden mor… Sanki hepsi iş birliği içine girmiş bu renklerin. Onları gören ve hisseden herkese oyun oynatıyor gibi, yüzlerde yorgunluklara, mutsuzluklara, umutsuzluklara inat gülümsemeler bırakarak… Gökkuşağının sımsıcak renkleri içinizi ısıtıyor adeta, seyretmek gibisi de yok o sıcaklığı, hele yalnız değilseniz… Gökkuşağın o güzelim rengarenk varlığı uzun sürmese de büyüsüne öyle bi kapılıveriyorsunuz ki hafızalarda uzun bir süre yer edebiliyor…


Gökkuşağın büyüsünden çıkamadan, güneşin batışının o kor kızılı görüp de iki tarifsiz duyguyu yaşadınız mı ? Yukarıdan aşağı güneş yavaşça inerken, önce öyle bir kızıllık bırakıveriyor ki etrafa, sanki tuali alıp önce sonsuz maviye boyamışsınız da sonra da turuncu kızılı mavinin üzerine döküvermişsiniz gibi. Kızıl büyü, ne büyüleyici bi görsel şölen…


Artık maviliğini karanlığa bırakan gökyüzü tüm yorgunluğunu da aynı anda atıverir sanki. Peki siz geceleri sever misiniz ? Ben geceleri severim.. Tüm gün insanlar arasındayken içimde sıkıştırmaya çalıştığım duygularımla kavuşurum çünkü, yalnız sadece ben ve onlar. Kaçamam kendimden, ama bu mutlu eder beni, hesaplaşmalarımı yaşarım içten içe. Maskeler olmaz geceleri, herkes yüzleşir geceyle ve kendisiyle. Ve sessizlik… Her yer herkes sessizleşir geceleri, bir ben kalırım geriye. Oyunsuz, yalansız bir hayat kalır…



Gözde Ç.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder