30 Eylül 2010 Perşembe

Her neyse.

Sadece loş ışıkların etrafı aydınlattığı, ortalığı hafif bi duman kümesinin kapladığı sessiz bi alan.

Kapı kirişinin altında ben.


Karşımda beni cezbeden bembeyaz üzerinde nota motifleri olan bi piano.


Yavaş adımlarla ilerleyerek pianoya yaklaşıyorum.


Yanımda muhtemelen daha önce yüzünü hiç görmediğim biri beliriyo. ‘O’ gözüyle bakıyorum ona. Tepeden tırnağa süzüyorum. Birine benzetecek gibi oluyorum ama daha önce görmediğimden de bi o kadar eminim.


Gözüm yeniden pianoya takılıyo. Parmaklarımı tuşlarının üzerine korkarak yaklaştırıyorum, sanki bi tuşa bassam her şey yok olacakmış gibi.


Bi anda gözlerim kapanıyo ya da o loş ışık da sönüyo, fark edemiyorum. Her yer kapkaranlık. Aynı anda da anlamlandıramadığım bi şey parmaklarımı pianonun tuşlarına doğru çekiyo. Redd’in en sevdiğim şarkısını çalmaya başlıyorum bi anda.


"Her neyse işte, özledim seni, o kadar."
 
Biri şarkıyı söylüyo, ses Doğan'ın sesi ama kendisi ortalıklarda yok nedense.

Şarkının tamamını çalıyorum, sonra da ilk defa ilk deneyişte bi parçayı eksiksiz ve doğru çalmanın sevinciyle gülümsüyorum.


Uyurken de gülümsemişim, kardeşim öyle demişti yani :) Gerçekten yaşıyo gibiydim rüya anında da sonrasında da -fazlasıyla etkilenmişim-...

Aylar önce gördüğüm rüya, kısmen de olsa gerçekleşicek :)


7 ekim…


6 ay öncesinin 7’si hüzün dolu bi yorgunluktu. 6 ay sonrasının 7’si mutluluk dolu bi yorgunluk olsun istiyorum.


Güzel haberlerin ardından 7 ekim’i yaşamak istiyorum.


‘Keşke hayal ettiğim bi 7 ekim olsaydı’yı düşünmeden hissetmek istiyorum. Yokluklar hissetmemek istiyorum.


Çok şey mi istiyorum ?


Bekleyip görücez…




30.09.2010

21 Eylül 2010 Salı

off poff uff puff

sıkıntıdan teyyare selam gönder o yare !

erkenden uyandım bu sabah, evet evet kargalar mamalarını bile yemeden !
sanki gece erkenden uyumuşum da uykumu almışım gibi !
uyuyamadım ki, 4 saatlik uykuylayım sanırım. ondan önceki gün 6, bi önceki gün de öyle.
o la la ! gözlerimin altı belirgin bi şekilde şiş ve mor, iyi ki moru seviyorum yoksa kıyameti koparmıştım..
hepsi sıkıntıdan, fazlasıyla daralmaktan.
tek bi şeyi bi yoluna koyabilsem, gerisi gelecekmiş gibi sanki.
sıkıldım.
fonda ağır ağır notaların piano eşliğindeki mırıldanışları.
ya sabır..

Ben Hayatin Maglubuyum.

10 Eylül 2010 Cuma

deliye her gün bayram :P

10.09.2010
Bugüüüün bayraaaam =)
güldüğüme bakılmasın aslında eski bayram neşesi yok gönlümde.. ne giyilecek yeni kıyafetlerin ve aile büyüklerine ziyaretlerin heyecanı ne de kapımıza çocuk yüreklerince şeker toplamaya gelen çocukları görme isteği.. nedendir bilmem isteksizim bu bayram..
ben hiç çocukken kapı kapı dolaşıp şeker toplamadım. utanırdım.. hala da utanırım...

şu sıralar tek heyecanım, büt sonuçları ! büttür git diyebilecek miyim acaba ?
açıklayın artık be !

hmm evet neydi? konumuz bayramdı.
herkese şeker tadında bayrammmmmlar ola =)